HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 02 MAYIS 2025, CUMA

MÜSLÜMAN DEVLETLERİN BİRBİRLERİ İLE SAVAŞI "ABD-İSRAİL PROJESİ"

ABD-İsrail ikilisinin BOP kapsamında terör örgütlerini kullanarak gerçekleştirdiği işgal ve bölme faaliyetleri, bugün iki İslam ülkesinin çatışmasına evrildi...
05.03.2020 00:00
MÜSLÜMAN DEVLETLERİN BİRBİRLERİ İLE SAVAŞI "ABD-İSRAİL PROJESİ"
MÜSLÜMAN DEVLETLERİN BİRBİRLERİ İLE SAVAŞI "ABD-İSRAİL PROJESİ"

ALLAH ŞEHİTLERİMİZE RAHMET ETSİN

İdlib bölgesinden şehit haberleri gelmeye devam ediyor. Allah şehitlerimize rahmet eylesin. İnşallah bir an önce diplomatik yollarla bu gerilim sona erer de daha fazla can kaybı vermeyiz...

İKİ İSLAM ÜLKESİ

ABD-İsrail ikilisinin BOP kapsamında terör örgütlerini kullanarak gerçekleştirdiği işgal ve bölme faaliyetleri, bugün iki İslam ülkesinin çatışmasına evrildi...

POP PROJESİ

Kendilerinin atacakları adımlarla elde edecekleri BOP kazanımlarını, organize ettikleri provokasyonlarla iki İslam ülkesini kapıştırırak, oturdukları yerden elde ediyorlar...

TÜRKİYE-SURİYE SAVAŞININ KAZANANI ABD VE İSRAİL'DİR

En başta ifade edelim ki, bölge ülkelerinin savaşı asla bölge ülkelerinin menfaatine değildir ve böyle bir savaşın kazananı da olmaz. Başka bir ifadeyle, Türkiye-Suriye savaşının kazananı Türkiye de Suriye de değildir, ama her iki ülke ve de bölge üzerinde hesabı olan ABD-İsrail ikilisi kazanandır...

İKİ İSLAM ÜLKESİ SAVAŞIRSA

İki İslam ülkesi savaştıkça, birbirlerinin askerlerini öldürdükçe, kin ve nefret tohumları ekilmektedir. Bu da bölgede istikrar ve barış ihtimalini gittikçe daha da zorlaştırmaktadır...

İŞGALCİ DEVLETLER

İslam dünyası olarak üzerimizde hesabı olanlarla mücadele edip, coğrafyamızı her türlü işgallerden korumamız gerekirken, bizler birbirimizle savaşıyoruz; işgalciler ise bölgeye yerleşmeye, bölgenin kaynaklarını sömürmeye ve sınırlarını genişletmeye devam ediyorlar...

UYARILARI DİNLEMEDİK

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Bey, yıllardır yazılarıyla ve konuşmalarıyla bu gerilimler yaşanmasın, ülkemizde ve bölgemizde barış ve istikrar hâkim olsun diye birçok uyarılar yaptı ama dünkü yazımızda da bir kısmını aktardığımız gibi bizler Türkiye ve Türk milleti olarak dinlemedik. Bugün Prof. Dr. Baş'ın geçmişte kaleme aldığı bazı yazılardan notlar paylaşmaya çalışacağım...

 

Birinci yazı, Yeni Mesaj gazetesinde 28 Mayıs 2019'da yayınlanan "Golan Tepeleri'nden Türkiye'ye" başlıklı yazı?

Prof. Dr. Baş bu yazısında önce Maide suresinin 51'inci ayetinde Cenab-ı Hak'ın, "Ey iman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Kim onları dost edinirse şüphesiz o da onlardandır" buyurduğunu ifade ediyor ve şu tespitlerde bulunuyor:

"Şii-Sünni ayrılığı bir kez daha İslam dünyasında gerçek düşmanı gizlemeyi başardı. Müslüman dünya, ayet-i kerimelerde şekil bulan düşmanı, ilahi emirlerde bahsi geçen şekli ile düşman kabul etmeyi unuttuğu için, 'Müslümanın Müslümana kanı, malı, namusu haramdır' ölçüsünü yitirdiği için bugün dağılmıştır. 'Şii'dir' diye tehdit görülen İran, esasen din kardeşimizdir. Aynı işgal tehlikesi stratejik konumu ve Arz-ı Mev'ud'un içinde vaad edildiği kabul edilen Anadolu için de geçerli?

Demokrasi ve insan hakları Birleşik Devletler cetveline göre ölçüldüğü sürece, bir sabah Trump'ın Güneydoğu'muzu da önce Büyük Kürdistan hayaline, sonra da Büyük İsrail hayaline göre şekillendirmesi kaçınılmaz görünüyor. Sünni dünyanın başı Türkiye, Şii-Sünni oyununa gelmeyerek, 22. sırada yer aldığını hatırda tutmaya mecburdur...

Önce BOP eş başkanlığı devam eden Türkiye'nin kendisi ayıkmalı, akabinde ABD rüyasında gezinen İslam dünyasını da bu rüyadan bir an evvel uyandırmalıdır...

İran'a reva görülen kader -eğer Türkiye onu korumazsa- Türkiye'nin de kaderi olacaktır. Bu zilletin yaşanmaması için İslam dünyasında birinin diğerini koruması gerekmektedir."

Bu yazıda İran ifade ediliyor ama şüphesiz ki bu uyarılar sadece İran konusunda değil, BOP kapsamında bulunan Suriye, Irak, Mısır ve diğer tüm İslam ülkeleri için de geçerlidir...

İkinci yazı, 26 Mayıs 2018 tarihli "Türkiye çok dikkatli hareket etmeli" başlıklı yazı?

"Ortadoğu kan ağlıyor. Bunda altını yıllardır çizdiğimiz iklim değişikliği nedeniyle Amerika'nın bölgeye yerleşim planı; ABD'nin, İsrail'in ve topyekûn Batı'nın paylaşım projeleri elbette etkili. Ama akan kanda Hıristiyan dünya kadar sömürüye boyun eğen İslam âleminin hatası da büyüktür. 'Kim bir Müslümanı kasten öldürürse onun cezası, içinde ebedi olarak kalmak üzere cehennemdir' (Nisa, 93) ayeti inkâr edilmiş, Hz. Peygamber'in Veda Hutbesi'nde 'Müslümanın kanı Müslümana haramdır' buyruğu unutulmuş durumda. 

İslam âleminin gafletine, dünya sevgisini ve ölüm korkusunu da eklerseniz yaşanan tablo elbette kaçınılmaz. Batı için paylaşım savaşında "Müslümanı Müslümana kırdırmak" en ucuz ve zahmetsiz yöntem bugün. On yıldan fazla bir zamandır Şii ve Sünni'nin esasen iman ve İslam esaslarında 'bir' olduğunu bu sebeple anlatıyoruz?"

Üçüncü yazı, 21 Temmuz 2017 tarihli "Kaygan günler" başlıklı yazı?

"Büyük Ortadoğu Projesi'nin ve ardından gelen Arap Baharı'nın esasen ABD ve İsrail'in bölgeye yerleşmesine ve bölgenin kaynaklarını ele geçirmelerine hizmet ettiğini biliyoruz... 

Türkiye'nin bu sinsi planlarda işgal edilerek kaynakları talan edilecek ülkelerden biri olduğunu da? Önümüzde Afganistan, Irak, Yemen, Libya, Mısır örnekleri var. Bu ülkeler ABD ile beraber hareket edip sonra topraklarının parçalanmasına engel olamayan ülkeler. Ve biz halen 'ABD ne derse, o olur' diyoruz?"

Dördüncü yazı, 18 Ekim 2016 tarihli "Ne uğruna?" başlıklı yazı?

"Hadislere bakacak olursak, Ortadoğu'da, Şam civarında vuku bulacak savaşların yaşanacağı doğru. Hz. Resul, öldürmenin artmasını kıyametin zuhuruna yakın zamanın alametlerinden gösteriyor. 'Resulullah (s.a.v) herc artmadıkça kıyamet kopmayacaktır' buyurmuştur. Yanındakiler, 'Herc nedir, ya Resulallah (s.a.v)' diye sordular.

'Öldürmek! Öldürmek! Öldürmek!' buyurmuşlardır.

Hz. Sevban (r.a) anlatıyor: Resulullah (s.a.v) buyurdular ki: 'Size çullanmak üzere yabancı kavimlerin, tıpkı sofraya üşüşen yiyiciler gibi birbirlerini çağıracağı zaman yakındır.'

Orada bulunanlardan biri, 'O gün sayıca azlığımızdan mı?' diye sordu. 'Hayır' buyurdular. 'Bilakis o gün siz çoksunuz lakin sizler bir selin getirip yığdığı, hiçbir ağırlığı olmayan çer çöpler durumunda olacaksınız. Allah düşmanlarınızın kalbinden size karşı korku duygusunu çıkaracak ve sizin kalplerinize zaafı atacak!' 'Zaaf da nedir ey Allah'ın Resulü?' dendiğinde, Hz. Peygamber, 'Dünya sevgisi ve ölüm korkusu' buyurmuştur. (Ebu Davud, Melahim, 5). Bu halde değil miyiz?"

Bugün geldiğimiz noktada coğrafyamız üzerinde işgal planları olanlarla, her türlü düşmanlığı açıkça sergilemelerine rağmen diplomasiyi yürütüyoruz; aynı inancı paylaştığımız, kıblemiz bir olanlarla diplomasiyi bir kenara koyup savaşmayı tercih ediyoruz. İşte burası çok önemli? Ayıkmak dileğiyle?

Murat Çabas / Yeni Mesaj

KONUYLA İLGİLİ DİĞER HABER

https://www.yenimesaj.com.tr/prof-dr-bas-demisti-dinlemedik-H1337695.htm

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--

logo

   E-posta: bilgi(@)sakaryamedyasi.com.tr
Tüm hakları Sakarya Medyası adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr