Darbe girişimine ilk saatlerden itibaren ortaya koyduğu karşı duruşuyla öne çıkan Bağımsız Türkiye Partisi'nden dün yapılan basın açıklamasında, 'Türkiye için demokrasiden başka çare yoktur' mesajı verildi.
YENİ MESAJ/ANKARA
Darbe girişimine sert tepki gösteren Bağımsız Türkiye Partisi'nden (BTP) bir basın açıklaması yapıldı. Darbe teşebbüsünün devletin ve milletin birliğini parçalamaya matuf bir eylem olduğunun vurgulandığı Bağımsız Türkiye Partisi basın açıklamasında şunlar kaydedildi:
'Aziz Türk milleti!
15 Temmuz gecesi başlayan ve yüzlerce vatan evladının kanının dökülmesine neden olan darbe teşebbüsü devletin ve milletin birliğini parçalamaya matuf bir eylem olarak Türk milletini bağrından hançerlemiştir.
Bu kanlı teşebbüse karşı çıkarken hayatını kaybeden vatandaşlarımıza, askerlerimize ve polislerimize Allah'tan rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyoruz.
BTP olarak her türlü darbenin ve antidemokratik yapılanmanın karşısındayız. Türkiye, ancak demokrasiyle ve parlamenter sistemin önümüze koyduğu özgürlüklerle barış ve huzuru sağlayabilir.
Türkiye için yegâne çare, milletin iradesine ve kuvvetler ayrılığına saygılı demokratik parlamenter sistemin bütün yönleriyle tesisi ve tatbikidir.
Demokratik yöntemlerin dışındaki her türlü darbeci ve baskıcı yöntemler devletimiz ve milletimiz için felaket doğuracaktır.
Bütün millet olarak gördük ki, millete karşı yapılan darbeyi önleyen irade yine asil milletimizin ortaya koyduğu irade olmuştur.
Darbeyi önleyen bizatihi milletin kendisi olmuştur.
Türk milleti demokrasiye, parlamentoya, sandığın iradesine sahip çıktığını ve çıkacağını bütün dünyaya ilan etmiştir.
Türk milleti, birbirine kenetlenerek, el ele vererek, Cumhuriyete, devlete ve sandığın iradesinden başka çare olmadığı gerçeğine sahip çıkmıştır.
Aziz Türk milleti!
Darbe teşebbüsünü gerçekleştirdiği iddia edilen yapı ister FETÖ olarak adlandırılan illegal yapılanma olsun, ister başka ittifaklar olsun, yargının bu illegal yapının devlet ve millet üzerine kurduğu kumpasa karşı bütün gücüyle hesap soracağına inanıyoruz.
Ancak şu da unutulmamalıdır ki, Türk devletini derin bir uçuruma sürükleyen bu teşebbüsün sadece bir cemaat yapılanmasıyla gerçekleştirildiğini ve bunun dışında bir örgütlenme aranmaması yönündeki haber ve propagandalar, Türkiye üzerinde hesapları olan küresel güçlerin bu hareketteki rolünü kamufle edecek sonuçlar doğuracaktır ki buna asla müsaade edilmemelidir.
Türk devleti büyük ve güçlü bir devlettir. Ülke üzerindeki oyunları bozacak güçte ve kararlılıktadır. Bölgemizdeki ve ülkemizdeki sıcak gelişmeler gösteriyor ki, bir an önce toparlanarak dimdik ayağa kalkmamız şarttır. Bir grup demokrasi düşmanı tarafından darbe vurulan Türk ordusunun, ülke bütünlüğünü sağlama konusundaki gücüne ve azmine yeniden kavuşarak, ülke üzerinde yeni kaoslar oluşturma çabası taşıyanların hain emelleri karşısında tek bilek, tek yürek durma kararlılığını göstermesi için de askerimize her türlü moral destek sağlanmalıdır.
Ayrıca Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu darbe sürecinde ortaya koyduğu gayret ve kararlılık ile Sayın Başbakan Yıldırım'ın uyguladığı sağduyulu politikaların da, darbe teşebbüssünün atlatılmasında çok önemli rol oynadığını özellikle vurgulamak istiyoruz.
Ülkemiz için demokrasiden başka çare yoktur ve Türk milleti her türlü demokrasi düşmanı yapılanmayı boğma azim ve kudretinde olan bir millettir.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Merkezi.'
Milletin demokrasi zaferi...
Rahatsızlığımız sebebiyle ancak kaleme aldığımız bu makale Türk siyasi tarihinin dönüm noktalarından biri hakkındadır.
15 Temmuz gecesi kalkışılan darbe girişimi, Kurtuluş Savaşı'nı gerçekleştiren Türk milletinin halen bir bilek ve bir yürek olduğunun ispatıdır. Tankların önüne silahsız bir şekilde göğsünü siper eden Türk milleti, seçilmiş iradesi dışında bir güç tanımadığını göstermiştir.
Bir grup vatan haininin kalkışmasına karşı geceleri devam eden demokrasi nöbeti, milletimizin demokrasi adına 80 ihtilalinden bu yana ne kadar yol kat ettiğini vurgulamaktadır. Bu uğurda canlarını veren vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyoruz, yaralı kardeşlerimize acil şifalar olsun?
Darbe kalkışmasında adı geçen Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), bizim belki 20 yıldır ?siyaset'i ikaz ettiğimiz bir yapılanma?
Bu illegal örgütün, vatanın birliğine ve bütünlüğüne karşı hareketleri ile ilgili klasörler dolusu bilgiyi dönem dönem ?siyaset'e de sunmuştuk.
Ne hazin bir tecelli ki, son noktaya gelene kadar ikazlarımız dikkate alınmadı.
FETÖ, kalkışmada yer almakla beraber, tek başına bu işi yapacak kudrette ve cesarette olamaz. Maşa olarak kullanılan örgütün ardındaki gizli ellerin de ortaya çıkarılması ve milletin asıl düşmanı görerek ayık olması şarttır. Ancak bu maşanın da ortadan kaldırılması için ABD'ye yapılan çağrıların bir an evvel olumlu şekilde karşılık bulmasını diliyoruz.
Failler en ağır şekilde cezalandırılacaktır.
Birkaç noktanın altını çizmekte yarar görüyoruz. Kalkışmaya sebep olan bir grup vatan haini asker ile kahraman ordumuzu birbirine karıştırmamak gerekir.
TSK, milletin ve devletin teminatıdır.
Bu hain olay, millet ile ordumuzun arasını açmamalıdır.
Kalkışma, sandık iradesine olan bağlılıkla engellenmiştir.
Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir görüşünden hareketle, bundan sonra da yasama, yürütme ve yargı erklerinin birbirinden ayrıldığı, millet iradesinin seçilmiş vekiller aracılığı ile Meclis'e yansıdığı parlamenter sistemin korunması esas olmalıdır. Aksi bir hal, bir grup hainin yapmaya çalıştığı darbe girişimi benzeri bir tek adam diktasına ülkeyi sürükleyebilir.
Sivil-asker dayanışması, devlet-millet kaynaşması bugün ihtiyacımız olan birlik harcıdır.
Kalkışma esnasında Başbakanımız Sayın Yıldırım'ın milleti kucaklayan, ferasetli ve soğukkanlı tutumu takdire şayandır.
Cumhurbaşkanımız ile beraber, çok kan akabilecek bu süreci en az hasarla atlatmamızı sağlamışlardır.
İster Arap Baharı benzeri bir ayaklanmanın ilk kıvılcımı olarak değerlendirilsin, ister illegal bir örgütün başlattığı dış güçlerin bir oyunu olarak düşünülsün Türk Milletinin iradesinin asıl olduğu tüm dünyaya gösterilmiştir.
Bundan sonra siyasete düşen vazife, Anayasa'ya sonuna kadar bağlı kalarak, hukuk devleti ilkesini yaşatmak, milletin demokrasiye olan bağlılığına saygı göstererek, kuvvetler ayrılığı ilkesini hayata geçirmektir.
