Atalarımız, 'domuzdan post, gâvurdan dost olmaz' demişler.
Canları sıkıldıkları ve ne desek de tarihe geçsek, diye düşünürken mi? Hayır. Yaşanan acılar, vahşetler, iman ve kültür ekseninde ortaya çıkmış haklı bir söz.
Merhum Prof. Dr. Haydar Baş hocamız da, tarih boyu devam eden Haç-Hilal mücadelesine dikkat çekti. Haçlı Avrupa'nın, ABD'nin, Siyonist İsrail'in inançlarından gelen hedeflerini tek tek açıkladı.
Hem milletimize, hem de ülke siyasetine seslenerek; "Yarım asrı geçen Avrupa Birliği (AB) üyelik sevdamız nedense bir türlü bitmiyor. Tanzimat döneminde başlayan batı hayranlığının halen ve neye mal olursa olsun devam ettiğini görmek çok acı.
Türkiye'nin önünde büyük bir Türk dünyası, Arap âlemi, Uzakdoğu ve onunla menfaat çatışması yaşamadan işbirliği yapacak farklı ülkeler varken, ısrarla ve inatla Avrupa demek ne ile izah edilebilir acaba?"
İzahı yok. Her gelen iktidar, batı ile iyi ilişkilerden bahsetti. Onların dediklerini yaptıkları müddetçe ilişkiler gerekten iyi oldu ama ters düştüklerinde bir anda kalemleri kırıldı.
AKP, Cumhuriyet tarihinde AB ve ABD ilişkilerinde daha doğrusu teslimiyette zirve yapan tek partidir.
Diğer taraftan Cumhuriyet tarihinde iktidar olmadan önce Batı için en ağır cümleleri kuran kişiler de AKP çatısı altında toplanmışlardır.
Siyasi, askeri, ekonomik restleşme ve yaptırımları bir tarafa koyun! AKP'nin bütün söylemleri inanç temellidir ya da millet nazarında öyle algılanıyor, algılatılıyor. Öyle değil mi?
Başta Sayın Erdoğan olmak üzere birçok AKP'li vekilin dün Batı için neler söylediğini, Fatiha Sûresini nasıl tefsir ettiklerini, Batı'nın nihai hedeflerini çok net ve sert ifadelerle anlatıyorlardı.
Anlattıkları doğruydu. Batı aynı batı. Hedefleri de aynı ve bu hedeflere çok yaklaştılar. Değişen ise dünün Haçlı Batı karşıtları.
1964 yılında II. Vatikan Konsili esnasında Papa VI. Paul'ün talimatıyla kurulan "Hıristiyan Olmayanlar Sekretaryası"nın ülkemiz ve İslam Coğrafyasına döktükleri zehirlerin bedelini ödedik, ödüyoruz.
Siyonistler de İslam coğrafyasında sistemli bir şekilde örgütlenmiş hatta 19.yüzyılın ortalarından İsviçre'nin Basel şehrinde toplanan kongrede, Müslümanları nasıl içten fethedebiliriz diğer ifadeyle imanlarını ellerinden alabiliriz, tartışmaları yapılmış ve şu başlıklarda hem fikir olmuşlardı.
1. Genç kuşakları (Müslüman) ahlak dışı yönlendirmelerle yozlaştırmalı.
2. Aile hayatını yıkmalı.
3. İnsanlara yeteneksizler, bilgisizler hükmetmeli.
4. Sanatı zayıflatarak, edebiyatı açık saçık ve şehvetli bir hale sokmalı.
5. Kutsallığa saygıyı yıkmalı, saygıyla anılan kimseler hakkında ahlaksızca olaylar uydurmalı.
6. Sınırsız bir lüks, baş döndürücü modalar yaratmalı, çılgınca tüketime alıştırılmalı.
7. Kalabalıkların vakitleri, eğlenceler, oyunlarla oyalanmalı, herkes düşünmekten alıkonulmalı.
8. Aşırı fikirlerle düşünceler zehirlenmeli, gürültü ve kargaşalıklar yaratılmalı, sosyal sınıflar arasına kin ve güvensizlikler sokulmalı.
9. Aristokratlara müthiş vergiler koyarak onları bunaltmalı, aralarına kin ve güvensizlik saçmalı.
10. Mal sahipleriyle işçilerin arasını bozmalı, grevler, sabotajlar düzenlemeli.
11. Yüksek tabakanın moral gücünü her çareye başvurarak kırmalı.
12. Sanayinin, tarımı ezmesine olanak vermeli, böylece köylü sınıfı ortadan kaldırmalı.
13. Saçma düşünceler ortaya atılarak halkı gerçekleştirilmesi olanaksız düşüncelerle dolambaçlı yollara sokmalı.
14. Hayat pahalılığını körüklenmeli.
15. Uluslararası sorunlar yaratarak uluslararasına kin ve nefret tohumları serpmeli.
16. Ulusların kaderlerini eğitim ve öğretimden yoksun kimselerin ellerine bırakmalı.
17. Bütün hükümet şekillerini değiştirmeli, birçok sırları açıklamalı.
18. Yasal yönetim şekillerinden kayıtsız koşulsuz despot bir yönetime geçilmeli.
19. Siyasî, ekonomik krizler yaratmalı, servetleri yok etmeli.
20. Mali istikrarı bozmalı, ekonomik krizleri çoğaltmalı, spekülasyonlara, enflâsyonlara yol açmalı, altını belirli ellerde toplamalı, büyük sermayeleri felce uğratmalı.
21. İnsanlığı dert, acı ve yoksulluk içine atmalı."
Şunu çok rahatlıkla iddia ediyorum ki, bu başlıkları, hedefleri Demirel de, Özal da, Ecevit de, Bahçeli de, CHP de çok iyi biliyordu. Bugünkü AKP'nin önünde olanlar ise bu başlıkları tek tek anlatarak iktidarları, milletin imanı ile oynamakla, suçluyorlardı.
19 yıllık bir iktidar, Haçlı Batı ve Siyonist İsrail'in fiiliyata geçmiş bütün başlıkları… İyi okumak lazım tabloyu!