Dostlar;
Önceki yazımda SATSO Başkanı Akgün Altuğ'a yönelik yazdığım yazıya aynı konu üzerinden devam etmek istedim.
Sakarya Allah vergisi bir şehir ama,
Sakarya'yı yönetenleri bilemiyorum?!
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu,
Sanki
Babasının hayrına bağırıyor,
Nara atıyor:
'Her ay KDV'den dolayı Devletimize 7.5 Milyon lira ödüyorum. Türkiye'de bu konuda en mağdur illerden biriyiz. Allah aşkına bu hak mı?' diye..
Ama bunu duyan yok..!
Ya da var da
İşlerine gelmiyor.
İyi de Toçoğlu CHP'li mi?
MHP'li mi?
HADEP' li mi?
Söyleyin!
Hangi pati mensubu?
AK Parti,
Üstelik iki dönem, Serdivan Belediye Başkanlığı,
İki dönem de Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanlığı.
Eee
O zaman,
Neden milletvekilleri bu şehrin köklü sorunları için el ele vererek,
Konuyu Cumhurbaşkanı Erdoğan'a duyurmaz?
?Toçoğlu pirim yapar'
Öyle mi?
Bakın dostlar,
Ben Toçoğlu'nun hukuk danışmanı değilim,
Ancak
Yapılanları duydukça,
Neden bu şehre yeterince hizmet edemediğini,
Yapmayı düşündüklerini gerçekleştiremediğini öğrendim ve
Üzüldüm.
..
Trenin neden şehir içine girmediği
Çok yazıldı, çizildi.
Ama bir adım atılmadı.
Aslında adım atıldı da,
Bazı vekillerin devlet'i düşünecekleri tuttu, o nedenle rafa kalktı.
Yoksa şimdiye proje onanmış belki de yakın zamanda,
Tren şehir içi trafiğini aksatmadan Gar'a giriş çıkış yapmaya başlayacaktı.
Evet
Dostlarım;
Biri yapıyor,
Diğeri bozuyor.
Bu konuyu geçmişte yazdım.
Şimdi tekrar aynı hususta kafanızı şişirmek istemiyorum.
Ancak dediğim gibi,
Sakarya'nın yıllık 100 Trilyona yakın kaybı var.
Toyota Fabrikası'nın ülkemize büyük katkısı olduğu muhakkak?
Ama Sakarya'ya da bir o kadar zararı var.
Gerekli vergi düzenlemeleri yapılamadığından dolayı,
Bu şehir bu konuda mağdur,
Garip,
Ve çaresiz?!
Tabii ki,
Bu şehrin seçmeninin 3'te bir oyunu AK Parti Milletvekillerini aldı.
Açık ve net?
Belediye Başkanı AK Partili,
Milletvekillerinin çoğunluğu AK Partili,
Maliye Bakanı AK Partili,
Ekonomi Bakanı AK Partili,
Ama
Toçoğlu yalnız?!
Çünkü,
Şehrin sorunlarına çare bulacak siyasetçiler,
Kendi dünyalarında.
Nasılsa seçildiler.
Onların daha önemli işleri olmalı.
TBMM,
Ellerini, ?Kaldır-indir' yapmak gibi.
?
Ne acıdır ki,
Bu KDV meselesi,
Bir vesile ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kulağına gidiyor.
Erdoğan, Toçoğlu'na:
'Yahu Zeki bu doğru mu?' dediğinde,
Toçoğlu:
'Maalesef, Sayın Cumhurbaşkanım' diyor.
Ardından, hayretler içinde kalan Cumhurbaşkanı:
'E neden şimdiye kadar bu konuda bir şey yapmadınız, söylemediniz?' diyor.
Toçoğlu,
?. Sessiz?
Çünkü ağzı su dolu?
Kimi şikâyet edecek!
'Sayın Cumhurbaşkanım, sizlerle sık sık görüşen, TBMM'de bizlerin temsilcileri olan arkadaşlar yakınınızda. Sorunumuzu biliyorlar, ama sizlerle paylaşmıyorlarsa ne diyebilirim' mi diyecek?
Tabii diyemeyecek.
Çünkü o milletvekilleri,
Kendi partisinin mensubu?
Sıkıntısını içine gömüyor ve sessiz kalıyor.
Ama Cumhurbaşkanı konuyu anlıyor ki:
'Tamam, ben anladım. Şu seçimleri atlatalım inşallah gereğini yaparız (24 Haziran seçimleri) ' diyerek,
Konuyu takibine aldığı izlenimi veriyor.
Evet,
Kıymetli dostlar;
Sorun bu.
Mesele,
'Sakaryalıyız, Sakarya Milletvekiliyiz.
Falanız,
Filanız' demek değil.
Mesele,
Ekmek yediğin,
Oy aldığın,
Yaşadığın bu şehre borcunu ödemek?
Bilmem anlatabildim mi?
Necdet BAŞOĞLU